23 Eylül 2015 Çarşamba

Kiminle yola cikacaksin?

Bencil insanlarla yola cikmayin yolda kalirsiniz. Benciller kendi mutluluklarinda bir tehlike gordukleri anda, huzurlarinin kacacagini, konfor alanindan uzaklastiklarini hissettikleri anda sizi her kosulda yari yolda birakir arkalarina bakmadan kacarlar.

Vicdansiz insanlarla yola cikmayin yolda kalirsiniz. Vicdansizlar empati duygusundan yoksun olduklari icin yaptiklarinin sonucuna bakmadan, umarsizca hareket ederler. Neticesi ne olursa olsun sizi dusunmeden yollarina devam ederler. O yolda yaralansaniz da, devam edemeyecek de olsaniz, birakin yardim etmeyi yuz ustu birakip giderler.

Korkak insanlarla yola cikmayin yolda kalirsiniz. Korkaklar attiklari her adimda kendinden emin olamadiklari icin yerinizde sayar bir adim ileri gidemezsiniz.

Riyakar insanlarla yola cikmayin yolda kalirsiniz. Riyakarlar sizi o yola gitmeye ikna etmek adina bin bir turlu takla atsalar da, isin icinde mutlaka beklemediginiz bir oyun vardir ve  yolun sonunda hayal kirikligina ugradiginizla kalirsiniz.

Menfaatcilerden aman aman uzak durun kesin yolda kalirsiniz. Cunku hersey sadece fayda analizine dayanir. Sizden alacaklari fayda son buldugun anda obur yola sapip yeni fayda arayislarina dogru yol alirlar.

Merhametli insanlarla yola cikin. Cunku onlar sevgi doludur; karsisindakini kirmamak incitmemek adina gerekirse yuzlerce yolu denerler. O yolun sonu size zarar verecekse baska yollardan gider yine de o yola sizi sokmazlar. Kararlari tek basina almaz sizinle birlikte hareket ederler, aslinda duz yolda ayaginizin altindaki tas olmaz, tum yollarda size yoldas olurlar. Zor zamaninizda yaninizda olurlar, enerjinizi somurmez aksine size guc verirler. Cikar olmaksizin sadece siz oldugunuz icin sizi sever ve yaninizda olurlar. Sizi oyle yalandan degil gercekten severler, supheye mahal vermezler.

Ozetle merhametlileri sevin, gerisini hayatinizdan .... edin.


19 Nisan 2015 Pazar

Kacis

Ciplak ayak kostu gecenin karanligina kadin... Sisli soguk gecede, issiz islak sokaklarda... Nefesi kesilene, bogazi dugumlenene kadar... Hayatindan kacti, gecmisinden, geleceginden, insanlardan, riyakar hayatlardan, ikiyuzlu asklardan, sevgisizlikten, korkularindan, endiselerinden, kafasinda susmak bilmeyen dusuncelerden  kacti... 
Hep mi ayniydi insanlar, yoksa o mu ayni insanlari seciyordu. Bu bir secim miydi, yoksa sevgisizlikten sonu gelecek olan hayatin kucuk bir oyunu muydu? Kimine gore bir sinav, kimine gore hayatin ta kendisiydi bu... 
Yavas yavas isitilarak yandigini farketmiyor muydu insanlar, yoksa nasilsa yanacagiz dusuncesiyle umarsiz mi olmuslardi? 
Bir ara soluklanmak icin durdu ve dusundu, etrafindaki hayatlara bakti; garipti ona gore herkes, hersey, yasananlar... Garipti cunku bir tek ona garip geliyordu sanki bu yasananlar... Ne tarafa donse sonucu ayni, sureci ayni yasamlarla karsilasiyordu ama sanki bir tek o yadirgiyordu bu durumu... Diger insanlar icin cok normaldi bu surec... 
Kiminle konussa "Hayata bir kere geliyordu ve cani istedigi gibi yasayacakti bu hayati"... Kadin-erkek farketmeksizin bu cumleyi duyuyordu kadin... 
Sanki baska bir dunyaya aitti kadin, onun dunyasinda "madde" yoktu "duygu" vardi. Oysa bu dunyadaki insanlarin duygulari alinmis gibiydi, isin garibi ikiyuzlu hayatlarinda herkes cok mutlu gibiydi. Herkes karsisindakiyle birlikte kendini de aldatiyordu ama bir turlu kimseye anlatamiyordu bunu kadin... Kime anlatmak istese, kime yuzunu donse hepsi bir oncekinin aynisiydi... Mutlu gorunen mutsuz insanlar, tek esli gorunmeye calisip birden fazlasina yer verenler, iki kisilik hayatlarinda yanliz kalanlar, tahammulsuzler, fazla tahammul gosterenler...
O bu dunyaya ait degildi biliyordu... Gecenin karanligina dogru kostu kadin, nefesi kesilene, ayak sesleri duyulmayana kadar...